İhya Düzenlemesine İlişkin Süre Kısıtlamasına Yönelik AYM Kararı Hk Bilgi Notu
Terkin Olunan Şirketin Yeniden Tescili Talebiyle Açılan Davalara İlişkin
Anayasa Mahkemesi Kararı
Hakkında Bilgi Notu
15.9.2023 tarih ve 32310 sayılı Resmî Gazete’de; ticaret sicilinden terkin olunan şirketin yeniden tescili talebiyle açılan davalarda, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (“TTK”) Geçici 7. Maddesinde yer alan 15. fıkranın Anayasa’ya aykırılığı nedeniyle yapılan başvurulara yönelik Anayasa Mahkemesi’nin 22/6/2023 tarih ve 2023/33 E., 2023/117 K. sayılı kararı (“Karar”) yayımlanmıştır.
AYM tarafından iptali istenilen hüküm;
“(15) Bu maddede düzenlenmeyen hususlarda ilgili kanun ve esas sözleşmelerde öngörülen usullere göre hareket edilir. Bu madde gereğince tasfiye edilmeksizin unvanı silinen şirket veya kooperatiflerin ortaya çıkabilecek malvarlığı, unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren on yıl sonra Hazineye intikal eder. Hazine bu şirket ve kooperatiflerin borçlarından sorumlu tutulmaz. Tasfiye memurlarının sorumlulukları konusunda, özel kanunlardaki sorumluluğa ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu Kanun veya Kooperatifler Kanunu hükümleri uygulanır. Ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.” şeklindedir.
AYM, itiraz yoluna başvuran mahkeme tarafından ileri sürülen Anayasa’ya aykırılık gerekçelerinin, TTK’nın ilgili hükmünde yer alan “… silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde…” ibaresine yönelik olduğunu belirterek; TTK’nın ilgili maddesinde münfesih olmasına veya sayılmasına rağmen tasfiye edilmeyerek ticaret sicili kayıtlarından terkin edilmeyen anonim ve limited şirketler ile kooperatiflerin, tasfiyelerine ve sicilden terkinine ilişkin düzenlemelere geçilmesinin amaçlandığını; dolayısıyla münfesih olan veya sayılan şirketler ile kooperatiflerin düzenlenen genel hükümlere nazaran daha kolaylaştırılmış bir usulde tasfiye edilerek unvanlarının sicilden re’sen silinmesi amacıyla ilgili düzenlemelerin yapıldığını belirtmiştir.
Bun ek olarak Karar’da; TTK maddesinde geçen ve canlandırma, diriltme anlamlarına gelen ihya kurumunun amacının, kolaylaştırılmış usulde tasfiye olunan veya tasfiye edilmeksizin re’sen sicilden terkin edilen şirketler ile kooperatiflerin yeniden sicile tescil ile tüzel kişilik kazanmaları ve bu sayede, şirketlerden alacakları ve/veya hukuki menfaatleri bulunanlara, haklı sebeplere (kanunda öngörülen usule uyulmadan sicilden silinmesi, silinen şirketlerin bazı aktiflerinin sonradan ortaya çıkması gibi) dayanarak ilgili şirketin veya kooperatifin tüzel kişilik kazanabilmesi için mahkemeye başvurma imkanı tanınması olduğu vurgulamıştır.
AYM ilgili Kararı’nda, Anayasa’da düzenlenen temel hak ve özgürlüklerden biri olan mülkiyet hakkına yönelik 35. Maddesine atıfta bulunarak, mülkiyet hakkının ekonomik değer ifade eden ve parayla değerlendirilebilen her türlü malvarlığı hakkını kapsamakta olduğunu ve bu bağlamda, sicil kayıtları terkin edilen şirket ve kooperatiflerden alacaklı olanların bu alacaklarının ve bunlara karşı ileri sürülebilecek diğer maddi taleplerinin Anayasa’nın 35. Maddesi kapsamında mülk teşkil ettiğini ifade etmiştir.
Ayrıca AYM, Anayasa’nın 40. Maddesi uyarınca kişilerin yargı makamları ile idari makamlar önünde haklarını arayabilmelerine kolaylık ve imkân sağlanmasının anayasal bir zorunluluk olduğunu belirterek, devletin temel hak ve özgürlüğü ihlal edilen veya ihlal edildiğini iddia eden kişilerin ilgili yargı veya idari merciiler nezdinde şikayetlerini dile getirmesi hususunda gerekli ve yeterli mekanizmaları oluşturma yükümlülüklerinin bulunduğunu önemle vurgulamıştır.
İlgili düzenlemede yer alan 5 yıllık sürenin ise, alacaklılar ile hukuki menfaatleri bulunan kişilerin bu süre dolduktan sonra haberdar oldukları veya ileri sürülebilir duruma gelen talepleri için öngörülen ihya yolunun işlevsiz hale gelmesine neden olabileceğini belirtmiştir.
Sonuç olarak AYM, TTK’nın ilgili maddesinde yer alan “silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde” ibaresinin, yaratılan süre kısıtlamasının Anayasa’nın 35 ve 40. Maddelerine aykırı olması nedeniyle, iptaline karar vermiştir.
İşbu bilgi notunda bahsi geçen AYM Karar’ına aşağıda yer alan linkten ulaşabilirsiniz;
· https://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2023/09/20230915-24.pdf
Bilgilerinize sunulur.
Saygılarımızla.